Cumartesi, Aralık 28

Depremin yıl dönümünde travmatik reaksiyonlar yaşanabilir! – SAĞLIK

Psikiyatrist Doç. Travmanın ardından korku ve stres belirtilerinin ortaya çıktığını ancak zamanla belirtilerin azaldığını söyleyen Prof. Dr Oğuz Tan, “Ancak bazı kişilerde durum düzelmiyor, aksine daha da kötüleşiyor. “Psikolojik travmadan bir süre sonra olayı yeniden yaşıyormuş gibi hissetme, travmayı hatırlatan durumlardan kaçınma, gerginlik hissi, uykuya dalmakta veya uykuya dalmakta zorluk gibi belirtiler ortaya çıkıyor.” dedi. Doç. Dr. Oğuz Tan, 17 Ağustos 1999 depreminin yıl dönümünde de yasla ilgili travmatik anıların, kaygıların ve tepkilerin yeniden yaşanabileceğinin altını çizdi. Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Doç. Oğuz Tan, 17 Ağustos 1999 Gölcük depreminin 25. yıl dönümünde, depremi yaşayanlarda ve yakından görenlerde görülen travma sonrası stres bozukluğu sorununu anlattı. Depremin yarattığı travma da çeşitli korkuları tetikleyebilmektedir.Psikiyatri uzmanı Prof., depremin hem depremzedelerde hem de genel olarak toplumda kaygı bozukluklarına yol açtığını söyledi. Oğuz Tan, şunları söyledi: “Travma sonrası stres bozukluğunun yanı sıra yaygın anksiyete bozukluğu, panik bozukluğu, klostrofobi, sebepsiz yere sürekli kaygılanma hali veya küçük şeyler hakkında endişe duyma gibi durumlar da gelişebilir. “Sadece yeni bir depreme maruz kalma korkusu değil, kalp krizi, kanser gibi çeşitli fiziksel hastalıklara yakalanma korkusu da artıyor.” Doç. psikolojik travmanın kişinin baş etme yeteneklerini aşan ciddi bir olayın yaşanması olduğunu belirtti. Oğuz Tan, şunları söyledi: “Saldırıya uğramak, cinsel istismara maruz kalmak, birinin ölümüne tanık olmak, sevilen birinin ölümüne tanık olmak, ölümden geri dönmek, depremden sağ çıkmak gibi durumlarda çoğu insanda korku ve stres belirtileri ortaya çıkıyor. ve savaş var ama zamanla hafifliyor ve geçiyor. Ancak bazı kişilerde durum düzelmiyor, hatta daha da kötüleşiyor.”Bu belirtilere sahipseniz dikkatli olun!Doç. psikolojik travmadan bir süre sonra bazı belirtilerin gelişeceğine dikkat çekti. Dr. Oğuz Tan bu belirtileri şu şekilde açıkladı: “İnsanlar travmatik olayı yeniden yaşıyormuş gibi hissedebilirler. Olayın anıları sürekli olarak canlanıyor ve rüyalara giriyor. Kişi travmayı hatırlatan yerlerden, nesnelerden, olaylardan, düşünce ve duygulardan kaçınır. Seslerden korkma, gerginmiş gibi gerginlik hissetme, konsantre olamama, uykuya dalmada veya uykuyu sürdürmede zorluk, öfkelenme gibi durumlar kolaylıkla ortaya çıkar. İnsanlar ayrıca travmatik olayın önemli yönlerini hatırlamakta da zorluk çekerler. Etkinliklere ilgileri azalır, korku, öfke, utanç, suçluluk gibi olumsuz duygular artar, mutluluk gibi olumlu duyguları deneyimlemede zorluk yaşarlar.Kaçınma davranışı TSSB’yi uzatırDoç. 17 Ağustos 1999 depremi sonrasında yapılan çalışmalarda Kocaeli’de deprem sonrası TSSB görülme sıklığının yüzde 15 olduğunu hatırlattı. Oğuz Tan, “Kazanın yıl dönümünde travmatik anılar, kaygı, bahsettiğim tüm belirtiler ve yas kaynaklı tepkiler yeniden canlanabilir.” Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr., Travma Sonrası Stres Bozukluğu yaşayan kişilerin yarısında semptomların ilk 3 ay içinde düzeldiğini ancak diğer yarısında semptomların daha uzun sürdüğünü, hatta bazen kronikleşebildiğini belirtti. Dr. Oğuz Tan, sözlerini şöyle tamamladı: “Travmaya maruz kalan kişinin, durumun travma sonrası stres bozukluğuna dönüşmemesi için bir an önce işine ya da okuluna dönmesi gerekir. Kişinin vücudunda çalışmasına engel olacak ciddi bir hasar olmadığı sürece uzun süre dinlenmek iyi değildir ve kronikleşmeye yol açabilir. Travma mağduru tazminat davası açmışsa tüm hayatını tazminat davasına adaması ruh sağlığı açısından iyi değildir. Travma henüz tazeyken olaya ilişkin anılardan ve mekânlardan kaçınmak normal karşılanmalıdır. Ancak bir süre sonra bu kaçışların engellenmesi gerekecektir. Kişi travmatik anılara, çağrıştırıcı nesnelere ve yerlere maruz bırakılmalıdır. Kaçınma uzun sürerse Travma Sonrası Stres Bozukluğu da uzun sürecektir. Ancak maruz kalma çok erken gerçekleşirse kişiyi daha da kötüleştirebilir. Bu nedenle psikoterapi ve ilaçların bir uzman rehberliğinde kullanılması gerekmektedir. “Kaynak: (guzelhaber.net) Güzel Haber Masası

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sponspor Bağlantılar: